evi toparlıyorum.bütün dolapları elden geçiriyorum.eski kitaplar,defterler ya kolilenip aşağıya inecekler yada doğru çöpe..çünkü artık yetmiyor dolaplar,yer açmalı doruğun kitaplarına, boyalarına...
işte bu gecenin çekmecesinden bir şiir buldum.kime yazıldı, kim yazdı hiç bir fikrim yok.
ama çok samimi,çok çocukça,çok temiz satırlardı paylaşmak istedim...
güneşin doğduğu battığı bir gerçek,
yağmurun yağdığı,yüreğimin yandığı da bir gerçek,
tek seni seviyorum ya işte bu en büyük gerçek.
unutmaki sen bana içtiğim sudan,
en sevdiğim yemekten,
aldığım her nefesten daha gereklisin.
köprü yaptırıyorum gözlerimden gözlerine yardım edermisin?
nakil yaptırıyorum kalbimden kalbine beni dinlermisim?
seni gördüm çok beğendim ,benimle gezermisin?
sana evlenme teklif ediyorum kabul edermisin?
gözlerim seni aramaktan kör olsada,
dudaklarım seni anmaktan yansa,
kalbim hasterinden paramparça olsada,
seni ömür boyu seveceğim.
allaha dilediğim tek dilek
göklere uzanan elimsin
sen yaşadığım bir ömür tatdığım en güzel düşlerimsin,
sen mutlulluğa duyulan özlem,
tek çarem,
kaderimsin...
insanlar kumsaldaki taşlara benzer
önce avuçla toplarsın
sonra birer birer denize atarsın
ama bazıları vardırki atmaya kıyamazsın
işte SEN onlardansın...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder