Pazartesi, Nisan 30

tatile hazırlık???

yarın 1 mayıs işçi bayramı,tüm kamu kuruluşları tatil..
resmi tatil...
zamanında çokça tartışılan bir tatil, tekrarlamaya gerek yok(zaten benim dersim yoktu:)
umarım bayram havasında gelir geçer, başka konulara dallanıp budaklanmadan,
kimsenin üzülüp,incinmediği...

neyse yarın aile boyu tatil olduğumuzdan kendimizi cuma modunda saldık yine:))
doruk paşa pek bi iştahsız bu ara,zaten öksürüyor kötü kötü..
balık yağına tekrar başlamalı sanki...

bugün inanılmaz güzeldi hava,biraz gezdim,kelebek indirimine bakındım yoktu bişey.
birde yeni takıntım ali mağazaları gezdim biraz...
bir elbise ve bir pantalon beğendim.elbiseyi aldım ama pantalonu bıraktım.neden bilmiyorum.
zaten bu aralar yakışan birşey bulamıyorum , allah allah al sana, yok masraf olmasın ayaklarında bıraktım...ama fırsatını bulur bulmaz gitcem alcam işte...

pek adetim değildir aldıklarımı göstermek,ama pek rahat bişey arayanlara göbek belli etmeyen düz cici birşey bence:)))kuması koton tiril tiril...

güzel günler...

Pazar, Nisan 29

haftasonu pozları...

eskişehire yaz gelmiş bile..
ama ana-oğul hasta karşıladık yazı
valla oğlan sadece öksürüyo ama bende ses yok, mide iptal ve öksürük had safhada...
yinede verilmiş sözler durumundan gezenti halindeydik:))
cumartesi hava ne kadar güzel yürüyüşü ve espark yapıldı.
valla ben hediye almak zorundaydım yoksa bu havada asla girmezdim esparka, ama tıklım tıklımdı içerisi,eskişehirli yazda gelse vazgeçmiyor esparktan...
yürüyüşümüzün amacı;yaza hoşgeldin demek ve  kolları açmaktı:))


bebekte pardon polatkanda 3-5 tur atarım pozları:))


pazar günü aileye ayrıldı tüm gün.eşimin tarafında bir ev görme ve akşam evine hırsız giren halaya geçmiş olsun ziyareti vardı.
halamızın evi bahçeli müstakil ve köpekli bir ev, ama hırsız girmiş işte.allahtan laptopları görmemiş.
halamızın doktora tezi olduğu gibi güme giderdi yoksa...
tabi akşam bütün bahçeyi sulama görevini yerine getiren doruk paşa saat 8 olmadan koltukta sızdı.ve bu bir ilk.
benim çocuğum bir saat hikaye faslı ve  pışmışlamadan da uyurmuymuşşşşşşşş...şok şok şok yani:))











mutlu günler...

Çarşamba, Nisan 25

en güzel bayram(tatil 1)

en son iyi tatiller demiştim.
geldik ama tembel ve yorgun sibel anca fotoları aktardı pcye.
cumartesi direkt annemlerin evine gittik hiç bir yere uğramadan.
pazar ikea,
pazartesi hayvanat bahçesindeydik.bütün ankara ordaydı valla yollar kilitlenmişti.artık son göbekte inip yürüdük biz.acayip sıcaktı, arabada kavrulmak yerine yürüdük...
doruk paşa pek sever hayvanları...bütün hayvanları bilir nerdeyse.
o yüzden çok mutluydu ve ilgili..
ama sonra sıcaktan yorgun düştü...
işte hayvanat bahçesinden fotolar...










 sonra çiftlikte kokoreç ve dondurma keyfi yapalım dedik.doruk paşaya köfte aldık ama soğalsun yemedi.ama dondurmayla danino denilen gereksiz abur cuburu afiyetle tüketti.






eğer çiftlikte kokoreç yiyecekseniz, TİGEMi tavsiye ederim. yer , oyun alanı, çay keyfi herşey süper.zaten o günde inanılmaz kalabalıktı.törenden çıkan çocuklar oradaydılar..




takıldık bir güzele:))


burasıda bizim evin halleri.annem ilkokul öğretmeni.23 Nisan önemlidir onlar için. öğrencilerinin gösterisi vardı pek bi heyecanlı ve şıktı o gün...






















 anne,baba, kardeş ve en göbekli ben...




23 Nisan süperdi hem paşa hemde bizim için:))
canım oğlummmmmmmmmmmm....











Cumartesi, Nisan 21

iyi tatiller..



bol lezzetli, bol sohbetli başladı haftasonu tatili...
hafif çakır keyifli olmayı özlemişiz dostlarla...
kadın- erkek ilişkilerini konuştuk yarı şaka-yarı ciddi.
pek huzur doldu içim.
dorukta abilerle oynuyor artık.
ee daha ne olsun ...
pazarteside tatil bize:))
bavul çoktan hazır sabah yolculuk var bu gecenin üstüne...
hepinize mutlu, huzurlu bir haftasonu tatili diliyorum şimdiden....

Çarşamba, Nisan 18

büyükbaba-doruk paşa günleri..

valla neredeyse halaylarla karşılayacaktım babamı...

babane yokken rapor almak istemiyordum açıkçası, çünkü acil durumlarda sıkıntı oluyor bazen.

o yüzden babam gelicem diyince elim ayağım dolaşmışki, pazartesi öğlen onu karşılamaya giderken,anahtar arkasında kapıyı çekip çıktım. benden önce inen eşime anahtar aldınmı dediğimde anlaşıldıki kapılarda kaldık.

neyse bir yandan çilingirci arandı, bir yandan gara gidip büyükbaba karşılandı.
allahtan çilingirci dediği saatte geldi de biz derse geç kalmaktan son anda kurtulduk.

babamın geldiği ilk iki gün hava rüzgarlıydı.o yüzden gezilerimize gayet sıkı giyinerek çıktılar(k).ancak bir sorun vardı doruk kış çocuğu olduğundan mı bilmem, hayatta güneşe bakamıyor.gözleri sulanıyor ve ağlamaya başlıyor. kesinlikle arabasında bisikletinde durmuyor.bende koca koca gözlük modasından önce aldığım küçük gözlüğümü ona takarak çözüm bulmaya çalıştım. bilmem doğru mu yaptığım?
 çarşamba günü  büyükbabayla beraber pazara diye çıktık. onlar parkta eğlendiler, bende pazarın giysi kısmına baktım. sonrada beraber pazar alışverişini yaptık..
valla başında ayrılmadı büyükbabası...

perşembe ben espark yaptım, kocamla yemekler yedim.
cumada ise benim akşam 6ya kadar dersim vardı.
2 saatte bir aradım ne yaptınız diye, sabah evdeydiler,ama sonrasında her aradığımda farklı yerdeydiler.etrafımızdaki bütün parklar gezilmiş.artık doruk kendini aşmış ve kaydıraktan yüzüstü kayar duruma gelmiş.valla inanamadım, keşke bir foto çekseydin baba dedim.aklına gelmemiş.

sonrasındada  yok dut kurusu, yok, fıstık , kinder, diye tutturan oğluşu memnun etmek için market market gezmişler.akşam annem geldi.ama  ne byükbabada, nede doruk hal kalmamıştı zar zor bir kase çorca içti ve uyudu.

asıl film sonra başladı bizde.biz hazır uyuyan doruk bulmuşken gezelim dedik eşimle...ama yok ne yapcağımızı bilemedik.yorgunda olduğumuzdan müzikli bir yere 1 saat oturduk, birer bişeyler içtik ve eve geldik erkenden.annemlerde güldüler halimize...unutmuşuz bekar takılmayı,yada yaşlanıyoruzzzzzzzz...

cumartesi piknik ve pazar hamamla biten harika bir haftasonuydu.teşekküerler babacığım...

Salı, Nisan 17

mevsim bahar

inan bana çok geç değil
mevsim bahar daha kış değil
bir kez daha dayanamam 
kalbim nasır ama taş değil

bir deli rüzgar esse bir yerlerden 
savurur mu götürür mü seni bilmem 
o deli aşık mazide kaldı artık
dönecekmi geriye onu bilmem

hiç zaman olmazmı
geri gelmez mi
savunmasız duygular
ah o günleri bir daha vermezmi
acımasız o yıllar...
nilüfer oner

hatırladınız mı bilmem, ama ben üniversitedeyken dilimizdeydi bu şarkı..
dinleyin hatırlayacaksınız..
söyleyen kızın sesi harikaydı.eski ajandaları karıştırırken buldum.yazmışım bir kalple birlikte???

Cumartesi, Nisan 7

gamzeden müjde var...

gazetede okudum.gamze anneye ilik bulunmuş..
biraz uzaklardan ama problem değil.
kemoterepiden sonra nakil olacakmış.çok mutlu oldum...

Çarşamba, Nisan 4

büyükbaba aşkı:))

doğdu doğalı,daha doğrusu eve geldi geleli büyük bir aşk var aralarında.
zira doruk ilk 25 gününü hastanede geçirdi gelmiş geçmiş olan durumlardan dolayı.
eve geldiğinde bizimkilerde eskişehire geldiler.
malum hastanede biberona alışan bir bebiydi doruk.bende ilk zamanlar uykunun eşsiz çekiciliğe alışınca.
çok uğraşmadım memeye alıştırmaya...

40 ım çıkana kadar babam bizdeydi ve beni gece sadece 1 kez uyandırdı,süt sağmam için.gerisini annemle nöbetleşe hallettiler.
o günlerden kalma mıdır bilmem ama büyükbaba kokusuna alışkın olan doruk paşa, pek sever büyükbabasını.

büyükbabasının hatrına ayak tırnaklarını kestirir(babam geldikçe kesiyor valla uykuda bile kesemiyorum.)(el tırnaklarınıda sadece uykuda kesebiliyoruz)

büyükbabasının hatrına bitirir tabağındakilerin hepsini,hemde çizgi filme gerek kalmadan.

büyükbabası varsa kabanını giydirmek,altını almak hiç sorun olmaz.

hiç tvye bakılmaz ve gayet güzel oyunlar oynanır.

her akşam büyükbaba aranır,güzelce konuşulur.ben ankara gidelimmi diye sorarsam eğer,
--tamam gidelim.ama büyükbabada kalalım annecim.der(sanki başka yerde kalıyoruz ya)

yani anlatılmaz bir sevgi ve düşkünlük var büyükbaba-torun arasında.

haftaya kavınvalidemler,gazlıgöldeki termallerde devremülk haklarını kullanmaya  gidecekler.ben rapor alıcaktım ama büyükbaba gelirim dedi.şimdi geri sayım başladı.yatcaz -kalkcaz diye sayıyoruz.
ve bizim paşa kendince planlar yapıyor.

-büyükbaba gelince sucuklu yumurta yapalım anne.
-büyükbaba gelince pikmik gidelim anne.
-büyükbaba gelince karpuz gol oynayalım anne.(karpuz topla oynana maç)
-büyükbaba gelince uzak parka gidelim anne.

bu arada bizim paşa artık bu cümleleri kurabiliyor.duydukça şaşırıyorum.ve 1buçuk yaşındayken doktorumuza ne zaman konuşcak dediğim günler geliyor aklıma.doktorda eğer 2 yaşına kadar 30 kelime söyleyemezse konuşma terapistine yönlendiririm merak etme demiştide ben günlerce ağlamıştım.

ÇOK pimpirikli bir anneyim be blog, hemde çok....

Salı, Nisan 3

5 çok erken

evet 5 çok erken.
ama telaşlanmak için geç bile kaldık.
tasarı çıktı meclisten cumhurbaşkanının önüne.
60 ay ne demek .
görümcem çocuk gelişimci ,ünivwersitede öğretim görevlisi.
tasa mecliste görüşülmeden 2 gün önce onlardan görüş istemişler.sadece 2 gün önce ,öylesine yani.
hayır erken demişler raporda.ama sonuç yasa  çıktı.
annem 30 yıllık ilköğretim sınıf öğretmeni,'kesinlikle yazık olur yavrulara'diyor.
yine bir arkadaş gayet açık bir şekilde'katledilcek bir dönemin çocukluğu ' diyor.


5 ÇOK ERKEN ARKADAŞ HEMDE ÇOK.....