Cuma, Ekim 7

koca bir yazın ardından...



aslında çooook gecikmiş bir yazı.
(hoş  düzenli yazan bir blogger değilim ya zaten.)
neyse bu sefer sebep benim tembelliğim değil, resimleri bilgisayara aktarmak için gerekli aparatı bir türlü bulamamız:((
zira bol resimli bir yazı başlıyor............

okullar kapanır kapanmaz antalya kaçamağı yaptık.
annemlerle birlikte.
amaç ankarada olduklarından dolayı doruğu özleyen annane ve büyükbaba özlem giderecekti.
bizde kocacıkla 1 hafta dinlenecektik, eğlenecektik...

cıkkkk olmadı.
Doruk huysuzluk konusunda çok büyük performans gösterdi ve kucaktan inmedi.Tabiki sadece anne ve babanın kucağından.


 hep böyle ağlamaklıydı huysuzdu.ne havuza nede denize girdi.kumla bile oynamadı.










animasyonlar tam çocuklara uygundu.ama o bile çok mutlu etmedi doruk paşayı.
 ve bizimkiler.annem,babam ve canım kardeşim.allah uzun ömürler versin sizlere...
antalya tatilinin tadını ben ve kardeşim çıkarttık.Doruk hep babayı tercih etti.annem babamda eşime yardım etti.eeeee havuzla denizlede biz ilgilenmek zorunda kaldık:))
zor işler....


Sonra genizeti için ankaraya gittik.ankarada da ameliyat dendi.birde ömer beye görünelim dedi eşim bizde doğru istanbula...

 istanbul dönüş yolunda feribot gezintisi...ameliyat olmalı dendiği için biz  endişeli...
 
                                    
 Sonra eskişehire döndük.ve hazırlandık ameliyat olmaya karar verdik.Doktorumuza ve hastaneye güvendik.bol bol dualar ettik ve...
çok şükür güzel geçti ameliyat...sonra bir 10 gün eskişehirde kendimize geldik, hazırlandık gezdik...




bindik arabamıza ;
bu sefer ayvalık annane evine gittik.
bu sefer denizi , kumu çok sevdik...



 arkadaşta bulduk sarımsaklı plajında, hemde üst üste 3 gün denk geldik bu güzel prensesle:.))

her sene illaki bir cennet tepesi pozumuz olur.
bu senede nasip oldu ya şükürler olsun:))
birde doğumgünü kutladık en güzelinden.




                
                                    








               son olarak  tut şapkayı uçmasın pozu.yine cennet tepesinde.

Perşembe, Ekim 6

eskişehir dün çokkk güzeldi...

eskişehirde sonbahar başladı.
sabah ayazları tir tir titremenize sebep olurken bir iki gündür öğlen güneş ısıtıyor her yeri.
bizde doruk paşayı bu güneşlerden faydalansın diye yollara düşüyoruz.
genelde en yakın parkları ziyaret ediyorduk ama dün KENTPARK a gittik.
Büyükerşen hocamızın son güzelliklerinden bir park.



 Çok mutlu oluyor dışarı çıkınca.birde arkadaş varsa yada babası pek mutlu pek...

 Kıyafet konusunda şimdiden kendi seçtiğinde ısrar ediyor.
 Bugün sarı -yeşil takıldı o.bense yazdan kalma güneşe aldandım    elbiseden bozduğum eteğimi giydim.oooh yaz gibiydi eteğim uçuştu ama üşümedim.dedim ya dün çok güzeldi herşey.



 
Kendine güveni geliyor arada.
-men çıyabilir anne.bıyakkk beni tamam mı.duttma...







heykeller herzaman eskişehirin
simgesidir.çok farklı bir hava
katar şehrimize.( Bu arada aslen ankaralıyım ama eskişehirli olmuşum iyice..)



ve eskişehirde plaj...yazın bekleriz güneşlenmeye...


                                     

 Soru sormalar başladı.
-mu ne anne baba(biz varken her cümlenin sonu anne baba.kimden yüz bulursa.işi garantiye alıyor sanırım:))
birde "ütpen"var ki sormayın.ütpen diyince yapılır demiş babası ya...
-çukaka anne.(ben olmaz yemekten sonra diyorum)sonra doruk başlıyor
-ütpen anne ama ütpen anne....



babaya hayran ve çok düşkün.
kıskanıyormuyum ne
:))




küçük adamım hep mutlu ol emi:)))seviyorum seni....